ben çok küçük bir kızken başladım günlük tutmaya . orta okul zamanlarında ufak ufak yazmalara başladım ,lise zamanlarımda ergenliğin de verdiği o duygu patlamalarıyla günlüğüm benim en kolay ve içten şekilde içimi açtığım arkadaşım oldu.. sonra kendimi tanımaya başladıkça aslında YAZMAYI sevdiğimi fark ettim..
yazmak, gerçekten benim gibi konuşamayan insanları rahatlatan deşarj edebilen bir şey.. ya da en azıdan bana öyle oluyor. hem sonra geri dönüp dönüp onları okumak,kendini yeniden tanımak,hatta bazen üf saçmalamışım canım o kadar da değil ! dedirten bazen de vay anasını bunları ben mi yazmışım ? dedirten çok güzel bir iletişim yöntemidir. iletişim diyorum çünkü, kişinin kendisiyle olan iletişimi de önemlidir. hatta bence ilk sıradadır. kendimizle iletişim kurmak için de yazmak en iyi yöntemdir.. geriye dönüp okudukça kendini daha iyi tanırsın,kendini daha iyi anlarsın...bazen içinde bulunduğun durumu anlayamaz ve hayatını yazdıklarından okuduğunda fark edersin ne yapman gerektiğini..
yazmak kişinin kendini bulmasını sağlar. hayatını kontrol etmesini ve değerlendirmesini sağlar, artık neleri yapıp yapmayacağına karar vermesini öğretir insana. .. bazen konuşamayız çünkü,düğümleniriz ,ya da doğru kelimeleri cümleleri bulamayız kendimizi ifade etmek için çoğu zaman da saçmalarız. yazınca bunlar olmuyor kalbinizdekiler kaleminizdeki mürekkepten dökülüveriyor. o an dil susuyor , yürek konuşuyor...
işte bende buradan yola çıkarak hamileliğimde gökkuşağım için günlük tutmaya başlamıştım hala da devam ediyorum oraya kalbimin en derininden gelen bazen yüreğimi burkan bazen ışıl ışıl yapan şeyleri yazıyorum. . 2008 den beri dokunmadığım blogumu da bu felsefeden yola çıkarak tekrar düzenledim . bence GÖKKUŞAĞI HİKAYESİ , benim oğluma ( belki de çocuklarıma ) bırakacağım en güzel mirasım olacak. .. annesinden ona küçük bir armağan işte. çünkü zaman geçiyor asla unutmam dediğimiz günleri bile hafızamıza yenik düşüp unutabiliyoruz. ve blog yazarlığı yapmak ya da günlük tutmak bunları saklamanın ,o anları bi daha bi daha yaşamanın en güzel , en güvenli yolu bence. biliyorsunuz söz uçar , yazı kalır.
şuan bunları yazarken oğlumun gelecekte büyüyüp bunları okuduğunu hayal ediyorum . en saf duygularımla oluşturduğum bu site sana armağanım olsun annecim ... belki süper bir sayfa tasarımım yok çok profesyonel de değilim ama şuan şu okudukların senin okuyup okuyabileceğin en samimi en ciğerden gelen yazılar olacak... blogumuza da , sana da , kendime de, babana da ağız dolusu maşallah ! nazar değmesin bize , bloguma..
seni seviyorum.
12 Ocak 2015 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Popüler Yayınlar
-
eveeet emzirme şöyle iyidir böyle güzeldir derken ,emzirmenin büyük bir cerebesinden bahsetmemişim .bir önceki yazımda doktor kontrolü di...
-
Ben blogumda hamilelik sürecinden pek bahsetmeyeceğim fakat gebeliğimin 5. Ay'ından bahsetmezsek olmaz . 23. Haftamda her gebenin yaptır...
-
tarih 02.06.2014 pazartesiyi gösteriyordu paşam artık 41. haftasını bitirmiş sanki benim sezeryana olan korkumun farkındaymış gibi kıs kıs ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder